Bu durum özellikle ince kabuklu çeşitlerde ben düşmeden sonra asmaların su dengesini bozmamak için bağlar sulanmamalıdır. Aksi taktirde çatlamalar olur. Aynı şekilde hasada yakın yağmur yağması durumunda, üzümler mümkün olduğunca çabuk hasat edilerek çatlamasına izin verilmemelidir. Salkım ağırlığı sulamayla artış gösterir. Bu artış tane sayısından çok, tane ağırlığından kaynaklanır. Tane tutum döneminde genellikle topraktaki su düzeyi yeterlidir ve asmalar susuzluk çekmezler. Fakat çiçeklenme dönemindeki sıcak rüzgarlar tane tutumunu azaltabilir. Aynı zamanda çiçeklenme döneminde asmaların su altında kalması; polen keselerinin düzensiz açılmasına, polenlerin çimlenmesinin düşmesine ve polen tüpünün gelişiminin zayıflamasına neden olarak, tane tutumunu azaltabilir.
Tanelerin büyüme döneminde meydana gelen susuzluk meyvenin gelişmesini ve bileşimini etkiler. Ben düşme döneminden önceki susuzluk tane iriliğini azaltır. Bu azalış hücre sayısındaki artışın engellenmesine bağlanır. Ben düşmeden sonraki susuzluk da, tanedeki hücrelerin hacimsel artışını, dolayısıyla tane iriliğini olumsuz yönde etkiler. Fakat ilk devredeki kadar etkin değildir. Sulamanın tanedeki şeker birikimine etkisi değişkendir. Sulamayla tanelerin şeker içeriği artabilir veya azalabilir. Etkisi çok önemli değildir. Fakat sulama, genellikle tanenin olgunlaşmasını geciktirir.
Aşırı susuzluk asmalarda erken yaprak dökümüne neden olarak ve fotosentez oranını düşürerek şeker birikimini geciktirir. Buna karşılık hafif bir susuzluk sürgün gelişimini azaltarak, yaprakların birbirine daha az gölge yapmasına ve bunun sonucunda da, içteki yaprakların daha fazla güneş görerek fotosentez oranının artmasına yol açar.