Hastalık Tanımı:
Hastalığa neden olan etmen bir fungustur. Pseudotesyumlar 200-270 um çapında olup, tam yuvarlak değildir. İçinde silindirik biçimli, 60-70x10-15 um boyutunda, 8 sporlu askuslar vardır. Askosporlar 12-18x5-7 um boyutunda olup, elips şeklinde iki hücreli ve üstteki hücresi alttakinden daha geniştir. Tam yuvarlak olmayan 200-250 um boyundaki piknitler, pseudotesyumlar arasında kümeler halinde gelişir ve görünüşte onlardan ayırt edilemez. Piknitler, tek hücreli, silindirik, renksiz 4-7x2-3.5 fim olan konidiosporları üretirler.
Fungus kışı enfekteli çubuklarda miselyum, pseudotesyum ve piknit halinde geçirir. İlkbahar-yaz boyunca, nemli koşullarda, yeni dip sürgünlerin yapraklarını enfekte eden askospor ve konidiosporlar meydana gelir. Kahverengi lekeler haziran ya da temmuz ayında dip sürgünlerinin alt kısımlarındaki boğumlarda ortaya çıkar. Patojen dip sürgünlerin yalnızca alttan üçüncü boğuma kadar, ya da sürgünün yarısına kadar olan kısmındaki boğumları enfekte eder. Askosporlar nisan-ağustos aylarında doğaya yayılırlar. Olgun yapraklar da enfeksiyona duyarlıdır.
Fungus, ılık geçen ilkbaharda hastalıklı çubuklar üzerinde, soğuk koşullara göre daha fazla pseudotesyum ve piknit meydana getirir ve daha uzun lekeler oluşturur.
Yaşayış:
Yıllık dip sürgünlerin yapraklarındaki enfeksiyonlar, yaprak kenarından başlar ve orta damara doğru ilerler. Bunun sonucunda yapraklarda kahverengi renkte, kalın san sınırları olan "V" şeklinde lekeler ortaya çıkar. Fungus iki yıllık dalların yan sürgünleri üzerindeki yeşil kısımları da etkileyebilir, ancak bu durum ender olarak görülür. Enfeksiyon yapraklardan yaprak sapına ve boğumlara geçer. Hastalıklı yapraklar genellikle olgunlaşmadan dökülür. Yaprak saplan kırılır, fakat kopmadan asılı kalır.
Sürgünler üzerindeki boğumların altında ve yandaki gözlerin çevresinde koyu kahverenginde 2.0-2.5 cm uzunluğunda lekeler oluşur ve birbirine komşu boğumlardan boğum aralarına geçer (Şekil 204a).
BoUytis cineredmn çubuk üzerinde oluşturduğu lekelere benzer şekilde, yeni dip sürgünleri üzerinde lekeler meydana gelmektedir. Bu lekeler bazı çeşitlerde mor renkte görülür. Ancak B.cinerea lekelerinin bu hastahğınkinden farkı, daha açık kahverengi görünüme sahip olmasıdır. Yaz sonu veya sonbaharın başında morumsu kahverengi bu lekeli alanlardaki kabuk, uzunlamasına çatlar.
Kışın, sürgünlerdeki bu lekeler gümüşi gri renge dönüşür. Bunların üzerinde başlangıçta küçük siyah pseudotesyum ve daha sonra piknitler gelişir.
Hastalık, kabuğun hemen alt kısmını etkilemektedir. Hastalıklı boğumlardaki gözler ilkbaharda gelişmeyebilir. Görünüş olarak sağlıklı olan yan sürgünler geliştirebilir. Böyle sürgünler zayıftır, kış koşullarından daha fazla etkilenirler. Hastalık ürün kayıplarına neden olmaktadır.
Hastalık Marmara Bölgesi'nde tespit edilmiştir.
Kültürel Önlemler:
- Üretim alanında, hava sirkülasyonu ve ışıklanma engellenmeyecek şekilde seyreltme yapılmalı, ancak sıra genişliği 35 cm'yi geçmemelidir.
- Sağlıklı üretim materyali kullanılmalıdır.
- Dayanıklı çeşitler tercih edilmelidir.
- Yağmurdan sonra yaprakların ve sürgünlerin hızlı bir şekilde kurumasını temin etmek için, yeşil kısımlar aralanarak havalanma sağlanmalıdır.
- Aşın gübrelemeden kaçınılmalıdır.
- Yabancı otlar kontrol edilmeli, sıra üzeri ve sıra arasındaki Özellikle sarılıcı yabancı otlar ortadan kaldırılmalıdır.
- Üretim alanları sık kontrol edilmeli, hastalıklı sürgünler kesilip yakılmalıdır
- Hasat sonrası 2 yıllık dallar kesilip yok edilmelidir.
- Damlama sulama kullanılmalıdır.
İlaçlama Zamanı:
1. ilaçlama: Tomurcuklar patlar patlamaz,
2. ilaçlama: Dip sürgünler 15-20 cm olunca,
3. ilaçlama: Dip sürgünler 30-40 cm olunca,
4. ilaçlama: Hasattan hemen sonra (meyve veren yaşlı dallar budanıp yok edildikten sonra) yapılır.
Kaynak:Tarımziraat