Bunlar özellikle anlınmasi gerek önlemlerdir.
Sklerot taşıyan ve hastalıklı bitki artıklarını yok edip, yakarak imha ediniz.
Aynı yere birkaç sene boyunca marul dikmeyiniz. Bunun yerine mantarlara dayanıklı olan soğangiller (sarmısak, pırasa, soğan...) dikebilirsiniz.
Mümküm olduğu kadar iyi hazırlanmış, suyu iyi çeken ve fazla azotlu gübre kullanılmamış bir toprağa mevsime uygun olan çesitler dikin.
Bitkilerin arasında çesitlere göre 30 ile 40 santimlik bir ara bikarak ve yabancı otları çapalayarak bitkilerin havalanmasını sağlayın.
Havalar yağışli ise, üstten sulama yapılmamalı.
Sera koşullarında, sürekli olarak havalandırmayı unutumayınız.
Ayrıca bitkiyi dikmeden evvel boşluga biraz silisyum tozu dökebilirsiniz ya da önlem olarak yüksek oranda silis içeren ve bitkinin dokusunu güçlendirme kapasitesine sahip olan at kuyruğu özütü (Equisetum arvense) kaynatması kullanabilirsiniz.
Bu mantarların intibak etme kapasiteleri gerçekten çok şaşırtıcıtdır. Son zamanlarda konvansiyonel tarımcıların ısrarla kullandıkları çesitili fungisitlere karşı büyük hızla direnen yeni mantarlar türemiştir.
Son zamanları, sklerotlarla enfekte olan topraklar artık profesyoneller tarafından buharlama tekniği • enerji açısından maliyeti yüksek olan bir teknik • ya da ozon tabakasına zarar veren methyl bromür gibi çok zehirli olan dumanlar uygulanmaktadır. Bazı organik tarımcılar toprağı dezenfekte etmek için ilginç bir yöntem olan solarizasyon tekniğini geliştirmiştir : iyice hazırlandıktan ve sulandıktan sonra toprak bir ay boyunca şeffaf polyethylen ile kaplanır. Güneşin etkisi altında inatçı sklerotlar bile yanip, yok oluverir.
Ancak küçük bahçesi olanlar için, önlem almak ve her sene dikilen bitkilerin yerini değistirmek (münavebe/ ekim nöbeti/ ürün rotasyonu) genelde enfeksiyonları engellemek için yeterlidir.