Hastalık Belirtisi
• Hastalık; bitkinin yaprak, yakacık, kın, boğum, salkım, salkım boğumu ve tane kavuzlarında görülür. Genellikle yaprak lekeleri Temmuz ayından itibaren görülmeye başlar. Bu lekeler iğ veya baklava dilimi şeklinde, iki ucu sivri, ortası gri-bej veya saman sarısı renkte olup etrafı kahverengi bir hale ile çevrilidir.
• Lekelerin şekli, sayısı, büyüklüğü çeltik çeşidinin duyarlılığına, etmen ırkının hastalandırma yeteneğine ve hastalık gelişimi için çevre koşullarının uygunluğuna bağlı olarak değişir. Başlangıçta ayrı ayrı ve küçük olan lekeler daha sonra büyüyüp birleşerek yaprağın tamamen kurumasına neden olabilirler.
• Hastalıklı yakacık, iplikle sıkılmış gibi bir görünüm alır. Yakacıktaki leke, yaprak kınına doğru uzanabilir. Kın üzerindeki lekeler yaprak ayasındakilerden farklıdır. Belirli bir şekilleri yoktur, uzunlamasına gelişirler.
• Sap üzerinde ise yağ lekesini andıran belirtiler oluşur ve bu lekelerin üzerlerinde petrol yeşili renkte küf gelişir. Bitki üst kısmından çekilirse boğumdan kopar ve çoğunlukla boğumun alt kısmında bitki sağlam olmakla beraber, ileri dönemlerde alt kısımlardaki, birinci ve ikinci boğumlarda önce doku yumuşaması, sonra kahverengileşme ve siyahlaşma şeklinde görülen “boğum enfeksiyonları” meydana gelir.
• Salkım oluşumundan sonra, salkımın hemen altındaki boğumda da yanıklık enfeksiyonu görülebilir. Buna “salkım boğum yanıklığı” ismi verilir. Bu durumda salkım normal yeşil renk yerine, maviyeşil renk alır. Boyun enfeksiyonunun oluş zamanına göre, ya kavuzlar içinde tane hiç oluşmaz ve boş kavuzlar meydana gelir veya ince, cılız, çimlenme yeteneği ve pazar değeri olmayan, tebeşir gibi
beyaz daneler oluşur.
• Hastalık tarlada başlangıçta, azotlu gübrenin fazla kullanıldığı veya daha sık ekim yapılan kısımlarda, 1-2 m çapında çökmüş haldeki ocaklar olarak dikkati çeker. Eğer hastalığın gelişmesini teşvik eden uygun koşullar devam ederse, bu ocakların çapı büyür ve hatta tarlanın tümünü kaplayabilir.
Hastalığın Görüldüğü Bitkiler
• Çeltik, Darıcan, Adi kamış, Topalak, ve Sivri dikenli saz’da
görülmektedir.
Mücadele Yöntemleri
Kültürel Önlemler
• Hastalıktan ari sertifikalı tohumluk kullanılmalıdır.
• Hastalığa toleranslı veya dayanıklı çeşitler ekilmelidir.
• Hasat sonrası tarladaki hastalıklı bitki artıkları yok edilmelidir.
• Azotlu gübre zamanında uygulanmalıdır.
• Analiz sonuçlarına göre dengeli gübreleme yapılmalı ve aşırı azotlu gübre kullanımından kaçınılmalıdır.
• Tarlada su seviyesi derin tutulmamalıdır.
• Gereksiz yere su kesimi yapılarak, mahsul susuzluk stresine sokulmamalıdır.
• Sulama suyunun soğuk olmamasına özen gösterilmelidir.
• Ekim zamanında yapılmalıdır.
• Sık ekim yapılmamalıdır.
Kimyasal Mücadele
Çeltik yanıklığına karşı, tohum ve yeşil aksam ilaçlaması şeklinde kimyasal mücadele yapılır.
Tohum ilaçlaması mutlaka koruyucu olarak yapılmalıdır. Tohum miktarına göre belirlenen, küçük su tankları veya tohum ıslatma havuzları bu amaç için kullanılabilir.
Yeşil aksam ilaçlamasında, hastalık belirtileri bölgede görülür görülmez veya hava koşulları hastalık gelişmesine uygun şekilde gidiyorsa, hemen ilaçlama başlatılmalıdır. Gerekirse ilacın etki süresine ve hava koşullarına bağlı olarak ikinci veya üçüncü ilaçlama
uygulanmalıdır. Küçük alanlar için sırt pülverizatörü (mekanik, otomatik, motorlu) veya sırt atomizörü, büyük alanlar için ise iş genişliği fazla olan hidrolik tarla pülverizatörleri kullanılır.
İlaçlama Tekniği
Tohum İlaçlaması
Uygulanacak ilacın tavsiye edilen dozları kullanılarak hazırlanan ilaçlı suda, 24 saat bekletilen tohumlar, sudan çıkarıldıktan ve suyu sızdırıldıktan sonra (traktörle veya uçakla ekimde) ekimi yapılır. Eğer, ekim elle yapılacaksa, ilaçlı sudan çıkarılan tohumlar, ön çimlendirme işleminden sonra, elle su içerisine saçılır.
Yeşil aksam ilaçlaması
İlacın tavsiye edilen dozuna göre hazırlanan ilaçlı su, yaprak ve sapların yüzeyi ilaçlı su ile ıslanacak şekilde kaplama olarak tarlaya uygulanır.
Kimyasal Mücadelede Kullanılacak İlaçlar ve Dozları
Etkili madde adı ve oranı |
Formülasyonu |
Doz |
Son ilaçlama
ile hasat
arasındaki
süre (gün)
|
Carbendazim 50 % |
WP |
150 g/da |
21 |
Trifloxystrobin 50 % |
WG |
20 g/da |
35 |
Azoxystrobin 250 g/l |
SC |
100 ml/da |
28 |
Prochloraz+Propiconazole 400+90 g/l |
EC |
150 ml/da |
21 |
%25 Trifloxystrobin +%50
Tebuconazole
|
WG |
20 g/d |
35 |
Kaynak: Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı